Hamas ile ABD arasında Gazze’ye yönelik ateşkes görüşmeleri yeniden ön plana çıktı. Hamas, ABD Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un önerdiği çerçevede 10 İsrailli rehinenin serbest bırakılmasını, karşılık olarak bir grup Filistinli tutsağın ve bazı cenazelerin geri verilmesini öngören bir anlaşmada uzlaşıldığını duyurdu. Bu anlaşma, kalıcı ateşkes ve İsrail’in Gazze Şeridi’nden tam çekilmesini, bölgenin yönetimi için profesyonel bir komite kurulmasını ile sürekli insani yardım akışını içeriyordu. Ancak ABD ve İsrail yönetimleri bu iddiayı reddetti. ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Witkoff, Hamas’ın teklifi kabul ettiğine dair haberleri yalanlarken, İsrailli bir yetkili de öneriyi “sorumlu hiçbir hükümetin kabul edebileceği” nitelikte olmadığını belirterek reddetti. Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas’ın Gazze’deki “yenilgiye yol açacak dramatik değişim” içinde olduğuna işaret edip bölgedeki askeri operasyonların süreceğini vurguladı. Netanyahu, Hamas’ın Gazze’deki en kıdemli isimlerinden Muhammed Sinvar’ın 21 Mayıs’ta öldürüldüğünü açıkladı; ancak Hamas yönetimi bu açıklamayı ne doğruladı ne de yalanladı.
Gazze Şeridi’nde bir bölge görünümü. Şehir altyapısı savaş nedeniyle büyük zarar gördü. Gazze’de insani kriz giderek ağırlaşıyor. BM raporlarına göre İsrail’in çatışmaları yeniden başlatmasından bu yana 2 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti, on binlercesi yaralandı veya yerinden edildi. Abluka altındaki Gazze’ye gıda, ilaç ve yakıt akışı büyük ölçüde kesilmiş durumda. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze’deki insani koşulların “hayal gücünün ötesine geçtiğini” vurgulayarak İsrail’in yaklaşık iki aydır bölgeye temel yardım malzemelerini engellediğini açıkladı. Aynı konuşmada Guterres, iki devletli çözümün geri dönülmez bir noktaya yaklaştığı uyarısında bulunarak uluslararası toplumdan acilen adım atılmasını istedi.
Gazze’deki hukuki tartışmalar da sürüyor. Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da sivil toplum inisiyatifi olarak düzenlenen “Gazze Mahkemesi” toplandı. Akademisyenler, insan hakları savunucuları ve STK temsilcileri, İsrail’in Gazze’de işlediği iddia edilen savaş suçlarını ve soykırım olgularını araştırmak üzere kamuya açık oturumlar gerçekleştirdi. Etkinlik kapsamında “uluslararası ilişkiler ve dünya düzeni” başlığı altında düzenlenen oturumlarda Gazze’deki insani kriz, soykırımın politik ekonomisi ve hesap verebilirlik gibi konular ele alındı. Bu girişim, Gazze’de yaşananlar konusunda uluslararası hukukun uygulamadaki eksikliklerini gündeme taşıyarak sorumluların yargılanması çağrısı yaptı.
Türkiye’nin diplomatik çabaları da dikkat çekiyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yönetimi, Gazze’deki sivilleri destekleme mesajını sık sık yineleyerek bölgedeki insani duruma dikkat çekiyor. İstihbarat Başkanı İbrahim Kalın ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Hamas yetkilileriyle yoğun temaslar kurduğu bildirildi. Aynı zamanda Türkiye Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Gazze’ye yönelik kapsamlı kara harekâtını şiddetle kınayarak operasyonların derhal durdurulması, Gazze’ye insani yardımların ulaştırılması ve acil ateşkes ilan edilmesi çağrısı yaptı. Dışişleri Bakanlığı’na göre İsrail’in saldırıları, barış sürecine zarar vermekte ve kalıcı barış arzusundan uzaklaşıldığını göstermektedir. Türkiye ayrıca bölgeye insani yardım ulaştırma çalışmalarına devam ediyor ve diplomatik kanallarla sorunun çözümüne katkıda bulunmaya çalışıyor.